Загрузка страницы

Nasıl Yani! - Türk Filmi ( Tek Parça Full İzle )

Tahir, Taci ve Osman Samsunda kendi hallerinde yaşayan üç kardeştir. Bir sabah ilginç bir haber gelir; Da Vincinin ünlü Mona Lisa tablosu 7. kuşaktan torunu olan Seyfi dedelerine kalmıştır. Tahir, Taci ve Osman uzun süredir görmedikleri dedelerini, tabloyu satmaya ikna edip köşeyi dönme planları yapmaktadır.Lakin işler düşündükleri kadar kolay olmayacaktır..
Açıklama:

2016 Yılında çektiğimiz bu film bir kesim tarafından beğenildi bir kesim tarafından da oldukça eleştirildi. Film bu eleştirilecek tabi ama bu eleştirileri ya parkende bence bazı noktaları bilmenizde fayda olacağını düşündüm.

2013 Yılında vine'da oldukça popüler olmaya başladık. Her gün çektiğimiz videolar milyonlar izleniyor her gittiğimiz yerde tanınıyor bundan gelir elde ediyorduk. 7 saniyelik videolar tamam güzel ama sonrası ne olacaktı? Uzun İnternet içerikleri mi yapmalıydık? Bir diziye mi girmeye çalışmalıydık? Belkide bir film yapmalıydık. Bu film başkasının filmi mi olmalıydı bir fikrimiz yoktu. İstanbul'dan bir yapımcı ile film için görüşmeye gittik. Hevesliydik yapımcı dediğimiz adam bakkalı görüyor bizim diyor berberi görüyor bizim diyor. Yardımcısı ile finansı beraber arıyoruz filan bir yandan bu nasıl iş diyoruz bir yandan da neyse bir bildikleri vardır diyerek ten geri izmir' dönüyoruz. Bir dahada aranmıyoruz. Allah'tan aranmamışız o film çekilseydi bitmiştik. Filmi onlar yazacaktı ve adı da 'Vayn Anam Vayn' olacaktı. Bakın senaryoyu anlatmıyorum bile düşünün Allah korumuş.

Bu film çekilmedi ama biz kendi senaryosunu yazacağımız bir film yapmalıyız konusunda hem fikir olduk. Peki bizi bu noktaya iten neydi. Bizler her zaman kendi fikirlerimizi videolarımıza yansıtmış klişeleri eleştirmiştik.Bunların içinde olmak bizim için abes olacaktı.

Peki film yapalım dedik ama ne çekicez baba. Bunun tartışmaları çok yaşandı. Bir gün şans eseri bir çıkış noktası bulduk ve hikayeyi yazmaya başladık. Haftanın ortalama 3-4 günü bir araya gelip bir yandan video çekip bir yandan senaryo yazmaya devam ettik. Çok tartışarak yazıyorduk en iyisinin çıkmasını istiyorduk. Bazen konu tıkanıyordu en başa dönüp o tıkanıklığı çözmek için bir sürü şeyi değiştiriyorduk. Bunları neden anlatıyorum ne kadar özenli yazmaya çalıştığımızı öğrenin diye.

İşin sonunda ortaya 74 sayfalık bir senaryo ortaya çıktı. Senaryo eksikti bir şeyler yazmıştık ama sadece yazdığımızı biz anlıyorduk çok karışıktı. Neyse bunu daha sonra çözeriz de okeyleştik. Ee senaryoyu yazdıkta ortada bir yapımcı yok onu ne yapıcaz diye düşündük. Bir sürü yapımcıya yazdık görüştük hepsi bize sadece ya akıl vermeye çalıştı yada saçma sözlerle geçiştirdi yada düşük gördü. Bir eser yazmakla bitmiyor yani birde bu işe yatırımcı gerekiyor anlayacağınız ve bunu bulmakta kolay olmadı.

Bir film teklifi geldi ve biz bu filmin senaryosunu okuduk kabul etmedik. Yapımcı ısrarla oynamamızı istedi ve bizi istanbula davet etti. Tek bir şartla filmde oynayacağımızı söyledik o şartta şuydu bir sonraki çekeceği filmin bizim filmimiz olmasıydı. Bu şartla o filmde yer aldık. Sonra bizim filmin çekilmesini bekledik ama şanssızlıklar sanırım burda başlamış bulundu :)

Yapımcı firma batmış. Filmimize yeni bir yapımcı aradık. O kadar fazla kişiyle ve firmayla görüştüm ki sayısını hatırlamıyorum desem yeridir. Aradan sanırım rahat bir yıl geçti ve bize neredeyse pes etmiş durumdaydık.

O batan yapımcı bize çok uzun zaman sonra tekrar ulaştı filmi çekiyoruz dedi. Ne zaman dedik? Hemen dedi. Bize bir senaryo doktoru gönderdi. O senaryo doktoru senaryoyu aldı eline bir sürü başlık ekledi dediki bunları doldurun senaryoya şu karakterleri şu hikayeleri ekleyin. Kabul etmedik. Neyse uzatmıyım en sonunda kabul ettik filme bir ay kala senaryoyu yazmaya başladık tekrardan. 74 sayfa oldu mu sana 150 sayfa. Biz memnun değiliz ama. Mafya var polis var ya kardeşim biz niye kafa yorduk ki o kadar diye düşünürken neyse dedik çekelim bir bildikleri vardır. Meğersem sonradan anlayacaktık ki senaryo doktoru bu işten para almak için sırf filme eklemeler yapmış aslında filme eklenmesi gereken bir şey yokmuş. İş yaptım gözükeyim maksat yani. Sırf bunun için senaryo çöp oldu.

Yönetmen bu senaryonun çok uzun olduğunu en az 90 sayfaya düşürülmesi gerektiğini söyledi. Atılması gereken yerlerde bizim aslında sinemada milleti güldürmeye planladığımız skeçler ve ana hatlarıdı. Bunları atıp tekrardan senaryoyu bitirdiğimizde artık bize ait olan fikirler tamamen yok olmuştu.

Film çekilirken istediklerimiz olmadı. (Oyuncu kadrosu mekanlar kostümler sanat vs her şey) En basit ön okuma prova çalışmaları bile yapamadık. Filmin 2 defa vizyon tarihi ertelendi. En sonunda film vizyona girdi ama hiç reklamı olmadan ve çok kısıtlı sayıda salonda.

Sonuç olarak filmin başına gelmedik kalmadı desek yeridir ama gel gelelim milyonlar harcanan filmlerden yinede iyi olduğu kanaatindeyim ve bizim çok daha iyi bir film yapabileceğimizi bildiğinize gönülden inanıyorum. Filmi birde bu gözle izleyin derim.

Видео Nasıl Yani! - Türk Filmi ( Tek Parça Full İzle ) канала Uğur Can Akgül
Показать
Комментарии отсутствуют
Введите заголовок:

Введите адрес ссылки:

Введите адрес видео с YouTube:

Зарегистрируйтесь или войдите с
Информация о видео
21 декабря 2018 г. 18:00:04
01:32:33
Яндекс.Метрика