Загрузка страницы

Şehriyâr - Haydar Baba'ya Selam Şiiri

-Mühim not: Türkiye Türkçesi çevirisi şahsıma âit değildir. Video Bilig Bitig adlı sayfadan alınmıştır.

Fatih OĞUZ-

Şehriyar'ın Hayatı ve Eseri

(D. 1906 - Ö. 18 Eylül 1988).

Şiirlerinde kullandığı Şehriyar mahlası ile tanınır. Güney Azerbaycan Türkleri'nden olan İranlı şair, şiirlerini hem Azerbaycan Türkçesi hem de Farsça ile yazmıştır. Asıl adı Muhammed Hüseyin Behcet-i Tebrizî’dir.

1906'da Tebriz'de doğdu. Babası Mirismail Ağa Hoşgenabî, bir avukat ve hattatdır. İlköğrenimini doğduğu şehirde tamamlayan şair, Medrese-i Talibiye'de aldığı Arapça ve Arap edebiyatı eğitiminin yanı sıra, Fransızca öğrendi. çocukluk yılları baba yurdu olan Karaçemen'in Hoşgenap kasabası Heydarbaba köyünde geçmiştir. Köy adını eteklerinde kurulduğu Heydarbaba Dağı'ndan almıştır. 1921 yılında Tahran'a gelerek Dar-ül Fünun okulunda tıp eğitimi almaya başlar. Şehriyâr, doktorluk eğitiminin son sınıfında sonu olmayan bir aşka tutulur, 1924 yılında aşkının peşinden Horasan'a gider ve tıp fakültesinin son sınıfından mezun olamadan ayrılır. 1935 yılında Tahran'a geri dönerek İran Ziraat Bankasında çalışmaya başlar.

Şairliğinin ilk zamanlarında “Behcet” mahlasını kullanmış, sonraları iki defa Hâfız falına bakarak kendisi için bir mahlas istemiş, faldan aşağıdaki iki beyit çıkınca, mahlasını “Şehriyâr” olarak değiştirmiştir.

“Felek devlet zikkesini Şehriyâr’ların adına bastırdı.

“Kendi memleketime gidip kendi Şehriyar’ım olayım.”

Şehriyar önsözünü dönemin bilinen şairlerinden olan Bahtiyar, Nafisi ve Muhammed Tagi Bahar'ın yazdığı ilk şiir kitabını 1929 yılında yayınladı. Babası Hacı Mir Aga Hoşgenâbî’ 1934 yılında ölmüş ve Kum şehrine gömülmüştür. Babasının ölümüyle bunalıma girmiştir. Bu sıkıntılı yıllarını atlatmasında annesinin büyük yardımı olur. Bu ızdıraplı ruh halinin tesiri ile çocukluk yıllarının geçtiği bölgeye gider ve doğduğu yerlerin çok değiştiğini görür. Annesinin de Şehriyar'a Farsça değil kendi dilinde şiirler yazmasını arzu etmesinden dolayı Heydar Baba'ya Selam şiiri doğacaktır. Şehriyâr, genç yaşında evlendi. Bu evlilikten bir kızı oldu. Çalıştığı bankadan emekli olunca daha sakin bir hayat sürmeye başladı.

Şiirlerinde şair Hafız, Sadi, Fuzuli, Vakif, Sabir'den etkilendiği görülen şair, ana dilinde kaleme aldığı Heyder Baba'ya Selam şiiri ile Türkiye ve Sovyetler'deki Türk Cumhuriyetleri'nde de büyük bir üne kavuştu. Şehriyar İran'da 1979 yılında yapılan sözde İslam devrimini ne yazık ki destekledi.
Haydar Baba'ya Selam şiirinin 76 kıt’alık birinci bölümü 1964’te Ahmet Ateş, 49 kıt’alık ikinci bölümü de 1971’de Prof.Dr. Muharrem Ergin tarafından ülkemizde yayınlanmıştır.

Birinci Pehlevî iktidarında Şehriyar, Horasan’a sürülmüş; ikinci Pehlevî hükümeti döneminde ise örtülü muhalefeti dolayısıyla içinde hep tedirgin yaşamıştır. 1979 yılındaki İran devrimini desteklediği bilinmektedir. “Humeyni inkılâbı”ndan sonra dindarlığından ilham alarak din yolundaki bilgisizlik ve kayıtsızlığa karşı Güney Azerbaycan Türkleri'nin suskuluğunu ana dillerinde neşriyatın olamamasına bağlar. Bu nedenle inkılâbın ilk yıllarında çıkmaya başlayan yirmi beş yıldan beri yayınını sürdüren Varlık dergisini “Türkçe'nin Azadlık Kuşu” olarak niteleyerek alkışlar. Şehriyar, çocukluk ve ilk gençlik yıllarında Kacarlar'ın yıkılışına ve Meşrutiyet hareketine; gençlik ve orta yaş döneminde I. Ve II. Pehlevî idaresine ve ihtiyarlık döneminde ise 1979 inkilâbına tanık olmuştur. (Prof. Dr. İsa Özkan, Şehriyar’ın Şiirlerindeki Kültürel Değerleri, Gazi Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi, Sayı 412, Ankara, s. 23–38.)

Türk dünyasının özellikle de Azerbaycan Oğuz şiirinin en büyük şairlerinden birisi olan Şehriyar, asıl ününü Farsça şiir söyleme sahasında yakalamış olmasına rağmen, Türk dünyasında tanınmış olmasını “Haydar Baba’ya Selam” şiirine borçludur. Şairin dört ciltten oluşan külliyatının dördüncü cildi, Türkçe şiirleri­nin toplandığı kitaptır. Bu ciltte toplam 74 şiir yer almaktadır. Şehriyar’ın Türkçe divanında göze çarpan en önemli özellik, hiç şüphesiz onun kendi halkına, adet, gelenek-göreneklerine, anadili olan Türk Dili'ne önem vermiş ve üstün görmüş olmasıdır. Örneğin, “Türk’ün Dili” isimli şiirinde bunu açıkça dile getirmektedir. “Haydar Baba'ya Selam” manzumesi iki bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümü, ilk kez 1952 yılında Tebriz'de “Hakikat Yayınevi” tarafından basılmıştır. İkinci bölümü de ondan kısa bir süre sonra basılıp ya­yınlanmıştır. Birinci bölüm 76 kıtadan, ikinci bölüm ise 49 kıtadan ibarettir. Dr. Yusuf Gedikliye göre Haydar baba'ya Selam adlı şiiri 1953'te yazılmış, 1954'te basılmıştır.

Şehriyâr, 83 yıllık yaşamından sonra 18 Eylül 1988'de Tahran'da Mehr hastanesinde akciğer iltihabı ve kalp yetmezliğinden 1988 yılında ölmüş, Tebriz’de Şairler Mezarlığı'nda toprağa verilmiştir. Şairin ölüm günü, O'nun anısına, İran'da Milli Şiir Günü olarak kutlanmaktadır.

Haydar Baba ve onun şairine bin selam.

Видео Şehriyâr - Haydar Baba'ya Selam Şiiri канала Fatih OĞUZ
Показать
Комментарии отсутствуют
Введите заголовок:

Введите адрес ссылки:

Введите адрес видео с YouTube:

Зарегистрируйтесь или войдите с
Информация о видео
25 апреля 2017 г. 19:23:54
00:28:04
Яндекс.Метрика